Sigortalı ve Sigortacı Açısından Trafik Sigortası Durumu (2022 Eylül)

Trafik sigortası fiyatlarındaki artıştan tüm araç sahipleri haklı olarak şikayetçi.


Fiyatlar artsa da, artmış olan fiyatların hala maliyetleri karşılamakta çok yetersiz kaldığı görüşü ile tüm sigorta şirketleri şikayetçi.


Aracına trafik sigortası yaptırmak için kendisine gelen müşteriye, yüksek fiyatların sebebiniaçıklamaya çalışmak artık bir yana, sigorta şirketlerinden trafik sigortası teklifi dahi alamayan tüm acenteler şikayetçi..


Tüm aktörlerinin şikayetçi olduğu bir ortamda, halinden şikayetçi olmayan kimse yok ise (!), ortada bir sorun olduğu belli. Peki bu sorun neden çözülemiyor?


Neyse, ben konunun, daha doğrusu sorunun neden oluştuğunu anlatmaya çalışayım.


Trafik Sigortası Nedir? Teminatlar ve Primler Nasıl Belirlenir?


Trafik sigortası özetle, aracımızla bir kazaya karıştığımızda, kusurun bize verilmiş olması durumunda, 3. şahıslara vermiş olduğumuz maddi zararı bizim yerimize ödeyen sigorta poliçesidir (elbette alkollü ya da ehliyetsiz olmak gibi durumlar hariç).


Fakat verdiğimiz zarar miktarını, kamunun belirlemiş olduğu bir üst limite kadar karşılamaktadır, ki bu sigortalı için bir sorundur. Yani bu limitin üzerinde kalan kısmı kendi cebimizden karşılamak durumundayız. Ya da ek poliçeler satın alarak da açığı kapatabiliriz.


Sigorta şirketleri açısından sorun oluşturan kısım ise, poliçenin teminat limitini belirleyen kamu otoritesinin, aynı zamanda bu hizmetin en fazla kaç paraya kadar satılacağını da yönetmelik ile belirlemesidir.


Ekonominin çarklarının sağlıklı dönmüş olduğu ortamda, serbest ekonomi ve rekabetçi şartlar sonucu bu sorunlar kendiliğinden ortadan kalkar. Sigorta şirketleri, kaliteli hizmet verebilmek için gerekli seviyeye çıkartabilirler primleri, fakat aynı zamanda rekabetçi ortam nedeniyle müşteri kaybetmemek için de fiyatlarını mümkün oldukça aşağıda tutmaya çalışırlar. Yine rekabetçi ortamın vermiş olduğu itici güç ile, müşteri memnuniyetini arttırmak için ilave hizmetlerle poliçeleri zenginleştirmeye çalışırlar.


Piyasada yaşanan nedir?


Her şeyin fiyatının artması gibi, hem araçların satış fiyatları, yani bedelleri arttı, hem de daha önemlisi parça maliyetleri arttı. Bu durum, bir kaza durumunda, trafik sigortası aracılığı ile sigorta şirketlerinin ödemeleri gereken tazminat miktarlarını yukarıya çekti.


Bu durumda sigorta şirketleri de azalan fon havuzlarını doldurmak durumunda oldukları için primleri arttırmak zorundalar. Çünkü sigorta şirketleri özünde, Sigortalı olarak sisteme üye olan katılımcıların ödedikleri primleri kullanarak, hasara uğrayan mağdurlara tazminat ödenmesi sistemini yöneten şirketlerdir.


Benim bizzat yaşadığım 23 senelik sektör hayatımda, trafik sigortası teminat bedellerinde 1 Ocak tarihi dışında hiç bir güncelleme yapıldığına şahit olmadım. Ta ki 2022 senesine kadar. ilk defa senenin ortasında, 1 haziran günü, %100 bir artış yapılarak sigorta şirketlerinin sorumlulukları araç başına 50.000.-TL’ den 100.000.-TL’ ye çıkartılmıştır.


Sigortalılar açısından şu an ne oluyor? (rakamlar örnektir)


Geçen sene 600.-TL’ ye satın aldığı bir poliçenin yenilemesi için bu sene 1.800.-TL prim ödemek durumunda kalıyor. Buna karşılık hala trafik sigortası tarafından verilen teminat bedeli yeterli güvenceyi sağlamamaktadır.


Sigorta şirketleri açısından şu an ne oluyor? (rakamlar örnektir)


Üstlendikleri teminat bedelinin kendilerine maliyeti 3.000.-TL olmasına rağmen bu hizmeti, poliçe başına göz göre göre zarar yazarak 1.800.-TL’ ye satmak zorunda tutuluyorlar. (açıklanan resmi verilerden yola çıkarak)


Sonuç ne oluyor?


Trafik sigortaları zorunlu poliçeler olması ve sigorta şirketlerinin biz bu poliçeyi satmıyoruz diyemedikleri için, bir şekilde poliçenin satışına engel olmak için teknik-teknolojik zorluk koyuyorlar. Önce taksit imkanları kalktı ve poliçe satışları peşin ödemeye döndü. Daha sonra bazı şirketler kredi kartı ile ödemeyi kaldırıp, sadece bankamatik kartı ile ödeme alırsak satarız dediler. Bazı şirketler, ruhsat sahibi ile kredi kartı sahibi aynı kişi olmaz ise poliçeyi onaylamayız dediler. Kimisi direkt hesabına eft yapılırsa poliçeyi düzenlemeye onay vermeye başladı. Hemen hemen hepsi, acentelerin ekranlarına, sistemsel hatalı yazılımlar ile teknik zorluklar getirdiler. İşlem yaparken sistemin kilitlenmesi, en son aşamada hata verip sonuca ulaştırmaması gibi durumlarla karşılaştık, karşılaşıyoruz.


Tüm bunların sonucunda da “şirketler teklif vermiyor” gibi bir dönüş yapmak durumunda kalıyoruz. Yani bu durum aslında hiçbir araç sahibi ile ilgili kişisel bir sorun değil. Tüm sorun, aslında şu an için neredeyse her sorunun temelinde yattığı gibi makro ekonomik bir sorun. Zarar ettikleri bir hizmetin satışına sıcak bakmıyorlar.


Eylül ayı için trafik sigortası primlerinde artış olmasına yönelik yönetmelik yürürlüğe girdi. Bu değişiklik araç sahipleri için aslında yine artan maliyet anlamına gelmekle beraber, trafik sigortası satın alamıyor olmak ya büyük resme bakınca da trafik sigortasız araçların dolaştığı bir trafik içinde yaşıyor olmaktan biraz daha az sıkıntılı bir durum.


Bilim şunu söyler, hiç bir şey sürekli yukarıya gitmeyeceği gibi sürekli aşağıya da gidemez. Aynı şekilde sürekli iyi ya da sürekli kötü de gidemez.


Hepimiz için huzurlu, sağlıklı, mutlu ve iyiye giden günler diliyorum.


Özgür Muharrem ŞİŞİK

[email protected]