Deprem Hasarları Muafiyetler Sorular (2020 Aralık)

30 Ekim 2020 tarihinde maalesef İzmir depremini yaşadık. Hayatını kaybeden yakınlarımız, hemşehrilerimiz oldu. Tüm kayıplarımız için rahmen, yakınlarına da sabır diliyorum. Umarım tekrardan yaşamayız benzer acıları.


Evlerini kaybeden, eşyaları zarar gören ya da evinde/apartmanında kısmi hasar meydana gelen deprem mağdurları da oldu. Ortaya çıkan maddi kaybı telafi etmek için Doğal Afet Sigorta Kurumu (DASK) ve tüm özel sigorta şirketleri hızlı bir şekilde devreye girdi. Fakat çok hızlı bir şekilde oluşan bilgi kirliliği de ne yazık ki mağduriyet yaşayan kişilerde kaygıları arttırdı.


DASK, sadece bina yıkılırsa mı ödeme yapıyor?


Apartmanın taşıyıcı kolonlarında hasar varsa tazminat alamıyor muyum?


Poliçelerdeki deprem muafiyeti de nedir?


Bunlar gibi daha pek çok sorulara yönelik doğru-yanlış o kadar çok yorumlar yapıldı ki, insanlar neye inanacaklarını bilemez oldular elbette. Fakat her zaman söylediğim gibi, gerçek bilgi, yazılı dökümanlardan alacağımız bilgilerdir.


DASK, hangi hasarları ödüyor?


DASK, binamızda meydana gelen ve depremin neden olduğu hasarların tümünde devreye girmektedir. İlla ki binanın yıkılmış olması gerekmiyor. Binalardaki kısmi hasarlar da kapsam dahilindedir. Burada öncelikle bina tanımına ne giriyor diye sormak lazım.


Temeller, ana duvarlar, bağımsız bölümleri ayıran ortak duvarlar, bahçe duvarları, istinat duvarları, tavan ve tabanlar, merdivenler, asansörler, sahanlıklar, koridorlar, çatılar, bacalar ve yapının benzer nitelikteki tamamlayıcı kısımları, bina tanımı içinde olup DASK kapsamında değerlendirilmektedir. Tabii ki, kendi dairemiz dışında kalan alanlar için, apartmandaki pay hakkımız kadar sorumluluğumuz olduğunu da unutmamak lazım.


Kiracıyım, yine dask yaptırabiliyor muyum?


Herkes sahip olduğu mal ile ilgili sigorta yaptırabilir. Kiracılar, bina üzerinde bir hak sahibi olmadığı için, sigortasını da yaptıramaz. Fakat eşyaları için sigorta poliçesi düzenletebilir. Bu da DASK kapsamında değil, özel konut sigortaları kapsamında olacaktır. Evin DASK poliçesini, ev sahibi yaptırmalıdır.


Yıkılmak durumunda olan binalarda DASK’ ın ödediği rakam çok düşükmüş, doğru mu?


DASK’ ın amacı, minimum maliyetle en azından hasarımızın bir kısmını tazmin edebiliyor olmak. Bundan dolayı teminat altına aldığı bedel de, evin gerçek inşaa bedelinin epey altında bir noktadadır. Satın aldığımız teminatı, olması gereken noktaya tamamlamak özel sigortalar ile mümkündür. Özel sigorta sigorta diyince de, gözümüzün korkmasına gerek yok. Özel konut sigortaları deprem rizikosu dışında yangın, hırsızlık, su baskın, fırtına, vb pek çok rizikoya karşı da teminat vermekte ve fiyatları da çok yüksek olmamaktadır. Mutlaka teklifler alarak bilgi sahibi olmanızı öneriyorum.


Her şey iyi güzel de, bir de muafiyetler ile karşılaştık. Nedir deprem muafiyeti? Niçin uygulanmaktadır?


Sigorta poliçelerinde bazı teminatlar içinde muafiyet uygulamaları vardır. Bunun sebebi büyük teminatları makul primler ile sigortalıya sunabilmektir. Şöyle ki; bir deprem hasarı sonrasında küçük miktarda hasar yaşayan çok sayıda sigortalı söz konusu iken, büyük hasar yaşayan daha az sayıda sigortalı olacaktır. Aynı şekilde büyük hasar yaşayan insanların daha yüksek tazminatlara ihtiyacı olacakken, hafif hasarlar daha kolay sarılabilir.


Bu nedenle, deprem gibi, bölgesel yıkıma neden olabilecek hasarlarda, toplanmış olan fonu, öncelikle büyük zarar yaşayan kişilere transfer etmek gerekmektedir. Tüm hasarların tamamının eksiksiz olarak karşılanmasını elbette isteriz. Fakat hasar ödemesinde kullanılan fonun, ödediğimiz primler ile toplandığını düşündüğümüzde belki şu an 300.-TL’ ye alınan bir poliçe ancak 700.-TL’ ye almak durumunda kalınacaktır. O zaman da poliçeyi pahalı bulup satın almaktan vazgeçecek kişiler nedeniyle yeterli fon toplanamayacaktır.


Bundan dolayı, uygulanan muafiyetler, hem ihtiyaçları azami ölçüde karşılayabilmek, hem de bunu minimum fiyat ile yapabilmek için gereklidir.


Bu arada yaşanan İzmir depreminde de, DASK kurumunun ve özel sigorta şirketlerinin uygulamaları, muafiyet uygulamasını oldukça esneterek, nerdeyse muafiyet yokmuşcasına hasarları ödemek şeklinde olmuştur ki, bu da hem sigortalılarımızı hem de aracı kurumlar olan biz acenteleri oldukça memnun eden sonuçlar yaşatmıştır.


Bu ay sonunda karşılayacak olduğumuz 2021 senesinin, hepimiz için sağlık ve güzellikler getirmesini diliyorum.


Özgür Muharrem ŞİŞİK

[email protected]