Araç Sahibinin Değişmesi Durumunda Sigorta Poliçelerinin Durumu (2014 Aralık)

Ülkemizde oldukça hareketli bir ikinci el araç piyasası bulunmaktadır. Sigortacı olarak bunu daha fazla hissediyor olabilirim. Bir o kadar da şunun farkındayım ki, araçların alım satımı sonrasında sigorta poliçelerinin durumunun ne olacağı da tam olarak bilinmiyor. Eğer bir sigortacıdan doğru bir yönlendirme alınmadan hareket edilirse de, bazen maalesef ciddi sorunlarla karşı karşıya kalınabiliyor

Öncelikle temel olarak şu bilgiyi vurgulamak istiyorum. Sigorta poliçesi ruhsat sahibini takip etmektedir. Bu ne demektir? Her ne kadar poliçe araca yapılıyor olsa da, aslında ruhsat sahibinin zarar ve sorumluluklarının teminat altına almaktadır. Bu yüzden de aracın satılması durumunda sigorta poliçesinin de yeni alan kişiye geçeceği düşünülmemelidir.

Konuyu ilk olarak daha önemli poliçe türü olan trafik sigortası açısından ele almak istiyorum. Trafik sigortası satın alınması zorunlu tutulan, ve sahip olmadığımız zaman ceza uygulanabilen bir sigortadır. Bunun sebebi trafik sigortası bizim, diğer kişilerin can ve mallarına vereceğimiz zararlara karşı teminat sağlamasıdır. Trafik sigortamız olmadığı zaman, 3. kişileri mağdur edebilme ihtimalimiz bulunmaktadır. İşte bu durumun önüne geçilmesi için de trafik sigortası yaptırma zorunluluğu vardır.

Aracımızı sattığımız andan itibaren de, ruhsat sahibi değiştiği için, trafik sigortamızın bir hükmü kalmaz. Satış sözleşmemiz ile sigortacımıza başvurup, poliçenin kalan süresine ilişkin primimizi iade alabiliyoruz. Fakat satışın gerçekleştiği anda trafik sigortasının hükmünün kaybolması, yeni ruhsat sahibinin hemen poliçe yaptıramaması durumunda bir risk doğuracaktır. Bu sebeple ikinci el araç satışlarında, yürürlükte olan trafik sigortası hemen değil, satış tarihinden 15 gün sonraki tarih itibariyle iptal edilmektedir. Tabii gözden kaçırılmaması gereken detay: poliçenin kendi bitiş tarihi bu süreden önceye denk gelmemesidir. Bu sayede yeni alıcıya da trafik sigortasını yaptırabilmesi için belli bir süre tanınmış olmaktadır. Bu noktada alıcı taraf poliçenin iptal olacağı bilgisine sahip olmaması durumunda büyük bir riskle karşı karşıya kalmaktadır. Bunlardan ilki, bir polis kontrolünde ceza yiyebilmesi ve hatta aracının bağlanmasıdır. Fakat bundan daha tehlikeli senaryo ise, bir kazaya sebebiyet vermesi ve trafik sigortası olmadığı için de tüm zarar ve tazminatları kendisinin karşılamak durumunda kalacak olmasıdır.

Ruhsat sahibi değişikliği noter satışı dışında bir de ruhsat sahibinin vefatı sonucu oluşmaktadır. Bu durumda da, veraset intikal belgesi ile mevcut poliçe iptal edilip, yeni sahibi üzerine yeni bir poliçe yapılmaktadır. Aracın satışı ya da ruhsat sahibinin vefatının dışında 2 durumda daha trafik sigortası iptal edilebilmekte, bunların dışında iptal işlemi yapılmamaktadır. Bunlardan biri, aracın trafikten çekildiğine dair belgenin ibraz edilmesidir. Diğeri de yapılan poliçenin mükerrer olması, yani yürürlükte olan bir poliçe olmasına rağmen ikinci bir poliçenin yapılmış olması durumudur. Kasko sigortası tarafına geldiğimizde, bu poliçenin herhangi bir zorunluluğu bulunmamaktadır. Tamamen bizim kendi göreceğimiz zararlarımıza karşı yaptırdığımız, isteğe bağlı poliçelerdir. Bundan dolayı da trafik sigortasındaki uygulamalar kasko için geçerli degildir. Aracın satışı meydana geldiği andan itibaren kasko poliçesinin bir hükmü kalmamaktadır. Sigortalı, sigortacısı kanalıyla poliçesini iptal ettirip, kalan süreye denk gelen primini geri alabilmektedir. Yeni alan kişi de kendi inisiyatifi doğrultusunda dilediği zaman kasko sigortası satın alabilir.

Son olarak yine sıkça sorulan hasarsızlık indiriminin aracın satılması durumunda ne olacağı konusuna da acıklık getireyim. Yazımın başında da belirttiğim üzere, trafik ve kasko poliçesi ruhsat sahibini takip etmektedir. Dolayısıyla, hasarsız geçirilen yıllara ilişkin ruhsat sahibinin kazanmış olduğu bir hak olan hasarsızlık indirimi de yine ruhsat sahibi üzerinde kalmaktadır. Belli bir süre içinde yeni bir araç alması durumunda, ve bazı uygulama esasları doğrultusunda, bu hasarsızlık indirimini yeni satın alacağı poliçede kullanabilecektir.

İkinci el araç alımlarında, mağduriyet yaşanmaması için çok önemli bir konuya da dikkatinizi çekerek yazımı sonlandırmak istiyorum. Noterde aracın alım-satımı esnasında plakanın değiştirilmek istendiği belirtilerek, yeni alan kişi aracı yeni bir plaka ile satın alabilmektedir. Bu durumda bu kişi aracı tekrar satmak istediğinde, alıcı kişi, aracın plakasını mesaj atarak hasar sorgusu yaptığında, aracın bir önceki plakasında kayıtlı olan hasarları görme şansı olmamaktadır. Eğer önceki plakanın döneminde bir hasar meydana gelmişse ne yazık ki onun bilgisine ulaşılamamış olunmaktadır. Böyle bir duruma düşmemek için önerim, bu sorgulamaları aracın şasi ya da motor numarası ile yapmanız yönünde olacaktır.

2014 senesini geride bırakmaya hazırlandığımız bu günlerde, 2015 senesinin hepimize güzellikler getirmesini diliyorum. Mutlu seneler.


Özgür Muharrem ŞİŞİK

[email protected]


MAVİŞEHIR DERGİSİ